İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, partisinin haftalık küme toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. “İktidarımızda müracaat eden her EYT’li düzenlemeden yararlanacak” diyen Akşener, “Bu sistem geldiği üzere ‘gitçek’, bu kabus elbette ‘geççek'” yorumunu yaptı.
ANKARA (İGFA) – İYİ Parti’nin TBMM’deki haftalık küme toplantısına 782 gündür kayıp olan üniversiteli Gülistan Doku’nun ailesi de ellerinde kızlarının fotoğrafıyla birlikte katıldı.
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, DÜZGÜN Parti olarak, EYT’lilerin yanında olduklarını açıkladı.
“EYT’LİLERİN MAĞDURİYETİNİ GİDERECEĞİZ”
“Kimse merak etmesin DÜZGÜN Parti iktidarında bu mağduriyeti gidereceğiz” diyen Akşener, “Devletin bu hususta katlanacağı maliyeti hesapladık. Yapacağımız EYT düzenlemesi bir toplumsal yardım değil, haktır. Ayrıyeten rastgele bir müracaat periyodu öngörmüyoruz yani EYT’liler istedikleri vakit müracaat edip düzenlemeden faydalanabilecek. Önümüzdeki devirde prim sayısını doldurarak EYT’li olacak 1.8 milyon insanımız da bu düzenlemeden yararlanabilecek. Ayrıyeten bu düzenlemeden yararlanacak kardeşlerimiz istedikleri vakit iş hayatına dönecek” diye konuştu.
20 Ocak 2020’den beri vilayet il, ilçe ilçe gezdikleri ziyaretlerde birinci Türkiye çeşidini tamamlamak üzere olduklarını anlatan Akşener, yakın vakitte da ikinci Türkiye cinsine çıkacaklarını söyledi.
“Eskiden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söyledikleri birbiriyle aylık ya da yıllık bazda çelişirdi artık haftalık bazda bile kendisiyle çelişir oldu” diyen Akşener, “Artık her hafta bir evvelki hafta söylediğini unutup farklı bir şey söylüyor. Sandık sıkıştırmaya başlamış, panik büyük. Geçen hafta artırımların gerçekliği ile ilgili muhalefetin yaygara yaptığını, her şeyin fevkalâde yeterli olduğunu söylerken, bu hafta çıkıp ‘Ülkenin çıkarından daima birlikte istifade ettik, külfeti de daima birlikte sırtlayacağız’ dedi. Madem geçen hafta her şey yolundaydı, madem biz yaygara yapıyorduk o vakit bu haftaki külfet nereden çıktı sayın?” diye konuştu.
“AK PARTİ İKTİDARI ARTIK YOK”
Türkiye’nin kaynaklarını har vurup harman savurduğunu argüman eden Akşener, milletin cebinden aldığını, yandaşının cebine koyduğunu öne sürerek, “Şimdi çıkmış mevti gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyorsun. Çok beklersin, çok. Bu milletin seni bir defa daha yılgın bir müsamahayla benimseyeceğini sanıyorsan çok yanılıyorsun. Bu millet artık her şeyin farkında. AK Parti iktidarı artık yok” dedi.
“GEÇÇEK VE BİTÇEK!”
Millete sırtını dönen AK Parti iktidarının son devirdeki fobisinin sanat olduğuna dikkati çeken Akşener, Tarkan’ın yeni müziği ‘Geççek’e vurgu yaparak, “Tarkan bir müzik çıkarttı. Yaşadığımız bu makus günlerin geride kalacağını söyleyen, umutvar bir müzik nedense bu müzik kimilerine çok ağır geldi. Müzikte küfür, hakaret yok umut var. Bu arkadaşların o umuda bile alerjileri var. Kendilerini eleştirmek yerine kuzu kuzu oturanlara alerjileri yok. Mesela alerjileri ‘hüp’ diye götüren müteahhitlere alerjileri yok. Aslında Tarkan ‘geççek’ diye müzik yapınca arıza çıkarmaları çok olağan. Bence de geççek bitçek” dedi.
Türkiye’de herkesin sanatını icra etmekte özgür olduğunun altını çizen Akşener, “Kimi sevinçli müzik yapar, kimi protest müzik yapar. Kimi över kimi eleştirir. Sizlere ve bizlere düşen tıpkı merhum Özal ve merhum Demirel üzere onlara hürmet göstermektir. Bu ülkenin sanatkarıyla, bu milletin dinlediği müzikle uğraşacağınıza oturun işinizi yapın. En azından giderayak bu millete yararınız dokunsun. Er ya da geç o sandık gelecek. Ağlasanız da sızlasanız da milletin başına bela ettiğiniz bu sistem geldiği üzere ‘gitçek’, siz isteseniz de istemeseniz de bu sıkıntı ‘bitçek’ millete reva gördüğünüz bu kabus elbette ‘geççek'” diye konuştu.
Öte yandan AK Parti’nin sergilediği dış siyaset performansına bakınca ulusal çıkarlarımızın yerine sayın Erdoğan’ın gönül bağlarının aldığını gördüklerini tabir eden Akşener, “Uluslararası alakalarda caydırıcılık siyaseti diye bir kavram vardır. Bu kavram devletler ortasında alakalarda verilecek karşılık ve sonuçları konusunda kuşku uyandırarak bir devleti muhtemel tehditkar aksiyonlarından vazgeçirme siyasetidir. Ukrayna’da bir kriz yaşanıyor fakat sayın Erdoğan ve takımının birbirlerini boşa düşüren açıklama ve davranışları hem NATO hem Rusya nezdinde Türkiye’yi kırılgan bir noktaya düşürdü” dedi.
